Peygamberimizin Kaderle ve Nasip Kısmet İlgili Sözleri ve Hadisleri
Peygamber Efendimiz (sav)'in Kader Kısmet Nasip ile İlgili Sözleri
"Bir nefse takdir edilmiş şey mutlaka olur !"
(Hz. Cabir r.a. Kütüb-i Sitte, 16. Cilt, Sf. 499)
"Kul, hayır ve şerriyle, tatlı ve acısıyla kadere inanmadıkça imanın halavetini bulamaz."
(Hz. Enes r.a. Kütüb-i Sitte, 2. Cilt sf. 133)
Peygamber Efendimiz (sav)'in Ölüm ile İlgili Sözleri
"Ölümü en çok zikreden ve kendilerine gelmezden önce onun için en iyi hazırlığı yapanlardır. İşte akıllılar bunlardır."
(Hz. Enes r.a.: Ibnu Mace, Zuhd 31, Kütüb-i Sitte, 16. Cilt , Sf. 330)
Kader: Allah'ın olacak her şeyin ne zaman ve ne şekilde olacağını, ilmi ezelisi ile bilmesi, tesbit ve tayin etmesidir.
Kaza: Ezelde takdir edilen şeylerin zamanı gelince, Allah tarafından meydana getirilmesi.
Ehli Sünnet vel-cemaat her hayır ve şerrin Allah'ın kaza ve kaderi ile meydana geldiğine, Allah'ın dilediği her şeyi yaptığına kesin olarak inanırlar.Herşey O'nun iradesi iledir.Hiçbirşey O'nun meşiyet (dilemesi) ve tedbiri dışına çıkamaz.O, olmuş ve olacak herşeyi ezelden beri bilir.Ezeli ilminin hikmetine uygun olarak meydana gelecek bütün kainat için miktarlar tayin etmiş, kullarının hallerini, rızıklarını, ecellerini, amellerini ve daha başka diğer hallerini bilmiştir.
Ebede kadar meydana gelecek olan herşeye dair, Allah'ın ezeli bilgisi ile kalemin bunları yazdığına inanmaktır.Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
''Bu önce geçenlerde Allah'ın geçerli kıldığı sünneti (işidir-adeti)dir.Allah'ın emri mutlaka yerini bulan bir kaderdir.''(Ahzab 38)
''Çünkü biz herşeyi bir takdir ile yarattık.''(Kamer 49)
Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem)'de şöyle buyurmuştur:
''Bir kimse kadere, hayrı ve şerri ile Allah'tan geldiğine iman etmedikçe, kendisine gelip isabet eden bir şeyin gelip çatmamasının imkansız olduğunu ve kendisini gelip bulmayan bir şeyin kendisine isabet etmesinin de imkansız olduğunu kesinlikle bilmedikçe hiç bir kul iman etmiş olamaz.''(Sahihu Sünen'i-Tirmizi)
Kadere iman ancak 4 husus ile tamam olur.Bu hususlar kader meselesini anlamanın yoludur.
Kadere İman Özetle;
BİRİNCİ MERTEBE:: İLİM
Yüce Allah'ın olmuş ve olacak, olmamış şeyler eğer olacak olsa nasıl olacaklarını, geneliyle ve bütün incelikleriyle bildiğine iman etmektir.O, kulların neler yapacaklarını, onlaarı yaratmadan önce bildiği gibi, onların rızıklarının, ecellerinin, amellerinin, hareket ya da hareketsizliklerinin inceliklerini de bilendir.Onlardan kimin mutlu, kimin bedbaht olduğunuda bilendir.Yüce Allah:
''Şüphesiz Allah, herşeyi bilendir.''(Tevbe 115) buyurmaktadır.
İKİNCİ MERTEBE:: YAZMAK
Bu da; Yüce Allah'ın, mahlukatın kaderi ile ilgili olarak ezelden bildiğini Levh-i Mahfuz'da yazmış olduğuna iman etmektir.Levh-i Mahfuz ise hiçbirşeyin eksik bırakılmaksızın tamamiyle yazıldığı kitabtır.Meydana gelmiş, gelecek ve kıyamet gününe kadar olacak herşey yüce Allah nezdinde Ümmü'l-kitab'ta yazılmıştır.
''Biz herşeyi İmam-ı Mübin'de (önder kitabta) tesbit etmişizdir.''(Yasin 12)
Peygamber Efendimiz'de şöylle buyurmuştur:
''Allah'ın ilk yarattığı şey kalemdir.Ona yaz diye buyurdu.O, ne yazayım? diye sorunca, kaderi yaz, olanı ve ebediyete kadar olacak olanı yaz diye emir buyurdu.''(Tirmizi)
ÜÇÜNCÜ MERTEBE:: İRADE VE MEŞİAT (DİLEMEK)
Yani bu kainatta meydana gelen herbirşey rahmet ve hikmet özellikleri ile Allah'ın irade ve meşieti ile meydana gelir.Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
''Alemlerin Rabbi olan Allah dilemedikçe de siz dileyemezsini.''(Tekvir 29)
DÖRDÜNCÜ MERTEBE:: YARATMAK
Yüce Allah'ın herşeyi yaratıcısı olduğuna inanmaktır.O'ndan başka bir yaratıcı, O'nun dışında bir Rab yoktur.Onun dışında her ne varsa O, yaratılmıştır.
''Herşeyi yaratıp onu inceden inceye takdir ve tayin etmiştir.''(Furkan 2)
Böylelikle kader ve kaza'ya iman etmemiz istenmiştir.Yüce Mevlamız tüm olacakları ezeli ilmi ile bilmiştir.Bu kaderdir.Sonra bu yazılanlar sırası geldikçe olmaktadır.Bu da kazadır.Şimdi kaza ve kadere iman eden kulların bazı düşüncelerden arınması gerekiyor.
Bazı insanlar kaderimde var diyerek günah işlemektedirler.Bu sapıklıktır.Kader olacak olanların yazılmasıdır.Seni bu fiili işlemeye zorlayan kader midir? Niçin kaderimde var deyip bir ateşe atlamaz veya ellerini ateşe sokmazlar bu insanlar?
Bu sapık bir yorumdur.Bizden kadere iman etmemiz istenmiştir.Ancak bunun mahiyeti gizli tutulmuştur.Kulların yapması gerekeken ise; kendilerine verilen irade-i cüziyye ile hayrı ve şerri ayırd edip, Mevlaa'nın emirlerine itaat etmektir.
Kadere iman etmenin bir çok faydası vardır.Çünkü kulların ecelleri, rızıkları kader çerçevesinde tesbit ve tayin edilmiştir.Kadere inanan bir insan ölüm zamanın takdir edildiğini ancak bu emri ilahinin ne zaman vuku bulacağını bilemez.Böylelikle her an, her zaman kendisini güzel bir halde bulundurmaya çalışır ki, ölüm onu bu güzel hali ile yakalasın.
Diğer taraftan rızık endişesi ile saçların ağarmasının kadere iman ile önüne geçilir.Çünkü kadere iman eden bir kimse helal çerçevede çalıştığı müddetçe Rabbinin tayin edilmiş rızkının onu bulacağını bilir, ve bu konuda endişe taşımaz.
''Kadere küstüm'', ''kader beni bu hale getirdi'' vs.. gibi sözler çok tehlikelidir.Çünkü kader onu o hale getirmemiş, onun o hale geleceğini yazmıştır.
İnsanlardan kadere iman etmeleri istenmiş, bunun içeriği ise gizlenmiştir.
En Doğrusunu Yüce ALLAH bilir.
Doğru sunu Allah bilir Hamd olsun Âlemlerin Rabbine olan Allah'a yaşadıkça öğreniyoruz Bizim için yazılanı Dünya'da
YanıtlaSil